22 Ekim 2014 Çarşamba

OYUN ÇOK KİRLİ ve TEHLİKELİYDİ - IŞİD'in içindeki İNGİLİZ-İSRAİL MERKEZLİ GÜÇLERİN çok ama çok tehlikeli bir oyunu var! Adamları Kürtler'e saldırttılar!

Oyun içinde oyun var!

Birileri istese de istemese de bunlara kafa patlatıyoruz! IŞİD denilen örgüt bölgeyi temelinden rahatsız ediyor! Sarsıyor!
Öncelikli hedefi KÜRTLER! Daha sonra dizaynda son noktaya gelinince BAĞDAT merkezli yeni bir oluşumu ilan etmek!

IŞİD'i kuranlar şimdi bertaraf etmek için sırada bekliyor!
Bütün cephaneliklerin anahtarını verenler şimdi bombalamak için yarışıyor! Tuhaf!

IŞİD'in içindeki İNGİLİZ-İSRAİL MERKEZLİ GÜÇLERİN çok ama çok tehlikeli bir oyunu var!
Her türlü silahla buluşturdukları adamları Kürtler'e saldırttılar!
İnanın daha bilinmiyor ama Kürtler'in bu adamlarla savaşma ihtimali hiç yok!
Çünkü ellerindeki silahlar sadece büyük bir orduda olabilecek kadar etkili ve ağır!

Bu örgüt de bu silahlarla hedef gösterilen RAFİNERİLERE hemen girdi!

Beyci Rafinerisi: Irak petrol ihracatının yüzde 50'si!
Musul Rafinerisi: Yüzde 7 (Üretim durdu)
Basra Rafinerisi: Yüzde 20 (Üretim durdu)
Samarra Rafinerisi: Yüzde 4
Irbel Rafinerisi: Yüzde 5...

Yani Irak'ın Kürtler'in kontrolü dışındaki yerlere bunlar girdi ve aldı! Bunlara verilen emir böyleydi!

OYUN ÇOK KİRLİ ve TEHLİKELİYDİ!

Özellikle İngilizler, Türkler'in Kürtlerle buluşmasından inanılmaz rahatsız!
Bunun için IŞİD'e Irak'ın orta kesimlerindeki petrolü Suriye üzerinden Akdeniz'e ulaştırması görevi verildi!

Bu bir test sürüşüydü!

Eğer IŞİD bunu gerçekleştirirse o bölgede başka bir sayfa açılacaktı!
Bu yapıldı! Hem de büyük başarıyla!

Esad payını aldıktan sonra ülkesini otobana çevirdi!
Özel tankerlerle alınan petrol AKDENİZ'e indi!
BENDER BİN SULTAN'ın bulduğu ve perde arkasından yönettiği operasyonla ALICI- SATICI arasında köprü kuruldu!

Bu şeytani bir plandı!

Mesaj Kürtler'eydi! Türkiye ile yaşamak ve kardeşlik hukuku içinde zenginleşmek için sabırsızlanan Barzani ve Kürtler'in aklı karıştırılmak istendi!


Ve şu mesaj verildi:

"Bağdat yönetimi size yüzde 17 pay veriyordu ve siz bundan mutlu değildiniz! Haklıydınız! Alın size yeni fırsat!
Irak'ın kuzeyinden Esad'ın topraklarından size bir alan açalım! Daha doğrusu toprak verelim!

Esad koltuğunda kalmak için buna dünden razı!

Siz de çıkardığınız petrolü ne Bağdat'a ne Ankara'ya sormadan denize ulaştırın!
Böylece para sizin cebinizde kalacak! Zenginleşeceksiniz! Bir de kısa bir süre sonra BAĞIMSIZLIĞINIZI ilan edeceksiniz!
Yetmez mi? Daha ne istiyorsunuz ki? Savaşmadan ülkeniz olacak! IŞİD'i de merak etmeyin!
Onların çaresine bakarız! Bölgedeki bütün Kürtler size akar, büyük olursunuz"

Böylece Türk-Kürt yakınlığı zedelenecek, araya giren fitne sonuç verecekti!

Kürtler'i böylece bir daha bir araya gelmemek üzere ayıracaklardı!
Güvensizliği ekip, kardeşlik ve ortak kader adına atılan bütün adımları boşa çıkaracaklardı!

Baktığınızda Türk, Kürt ve IŞİD olacak, kavga bunlar arasında yaşanacaktı!

Hiç İNGİLİZ olmayacaktı! Daha sonra Şam ve BAĞDAT üzerinden kontrol edecekleri KÜRTLER'i kışkırtıp hataya zorlayacaklardı!
Önemli olan TÜRKLER'den ayrı düşmeleriydi!

Bu hamle hem Ankara'yı hem de Erbil'i bitirirdi!

Bölgeyi içten içe kavururdu! Sünni Araplar'ın düşmanlığı, Şiiler'in husumeti ve Ankara'nın soğuk bakışı arasında KÜRTLER olamazdı!
Yaşayamazdı! "Bir şeyin kabul edilmesini istiyorsan fikrini karşındakininmiş gibi söyle!" derler!

İşte Kürtler'e de el altından bu yapılıyor!

AVRUPA silah göndermek için sırada! Hatta "IŞİD'i yendiniz artık bu ülke sizin!" gibi seçenekler bile arka planda hazır bekliyor!

Bir de Amerika'nın planı var!

Onlar da bunun tam karşısında! Rusya olanlara her zamankinden daha mesafeli!
Çin görünmeden içinde! Fransa eski günlerinin hatırına sarılıyor ancak sonuçta zorlanıyor!
İngiltere ORTADA bir alanı kendi kontrol etmek istiyor! MUSUL'u kimseye vermek niyetinde değil!

IŞİD ve Kürtler onlar için APARAT!

Hatırlayın MUSUL'u konferansla bizden alan ve yıllarca bunun için ince ince çalışan İNGİLİZ bir çırpıda bundan vazgeçer mi! Geçmez elbette!

Washington ise sadece ve sadece Suudi Arabistan'ı korumak derdinde!
BENDER bu nedenle oyunun tam ortasında!

Musul'un aşağısından itibaren alınacak toprakları merkezi BAĞDAT olacak şekilde kendine bağlamak istiyor!

DEMOKRASİNİN şu an oralara gelmesi kimse tarafından istenmiyor!
Şİİ saldırısına karşı SÜNNİ bir TAMPON derdinde! Washington da buna "hayır!" diyecek durumda değil!
Paralarını aldıkları adamları hoş tutmak zorundalar!

MISIR'da Müslüman Kardeşler tasfiye edilirken bu nedenle ses çıkaramadılar!

Söylenmese de Erdoğan'ın MİLLETLE yürüyüşünden çok rahatsızlar! Korkuyorlar!
Bu nedenle Kürtler'in Ankara'ya koşmasından sonra arada kendilerine zarar vermeyi önleyecek bir alan peşindeler!

İngiliz eski Genelkurmay Başkanı ile Petraeus'un dünkü sözlerini duyunca güldüm!

IŞİD için 100 bin kişilik çok iyi askerlerden bir ordu kurulmalıymış ve yüzde 15'lik zayiat göze alınmalıymış!


IŞİD'in 30 dakikalık işi var! Ama ömrünü onları sahaya sürenler belirliyor!
Bölge parçalanıp bölünmeler gerçekleşinceye kadar IŞİD yaşayacak!
Sınırlar oturuncaya kadar mücadele sürecek!

Suudlar'ın, İngilizler'in, Amerikalılar'ın şartları oluşuncaya kadar çatışmaya devam!

Ankara ve Erbil bunu bilerek bir an önce birbirlerine sarılmalı!
Eğer Türk-Kürt kardeşliğini önlerlerse bölge ateş içinde kalır! Ve kimse bir daha gün yüzü göremez!

Köprüden önceki son çıkıştayız!

Türk ve Kürt'ü ayırıp bölmek ve zamanla yutmak isteyenler var!

Bu onların hesabı! Bizim de bir hesabımız olmalı! Bunu da kardeşlik üzerine kurmalıyız! PANZEHİR bu!

SUUDLAR'ın güvencede olduğu bir plana ABD asla "HAYIR!" demez!
Bizim büyümemiz onların da işine gelir! Yoksa aradaki TAMPON bölgeyi başkası gelip doldurur ve içinden çıkamazlar!

Bütün hesap ekstrelerinin altında TÜRKİYE yazıyor!

Az şey mi bu!

Büyük Türkiye kurulacak! Kaçış yok!



************

IŞİD'in tarihi nereye dayanıyor?

Haziran ayında Musul'un kontrolünü ele geçirip, daha sonra Irak ve Suriye'de terör estiren IŞİD örgütünün tarihi nereye dayanıyor?



TİKA Koordinatörü Prof. Dr. Süleyman Kızıltoprak, Irak ve Suriye'de terör estiren IŞİD örgütünün tarihi genlerini yazdı. Örgütün kökünün nereye dayandığı sorusuna açıklık getiren Kızıltoprak, IŞİD hakkında çarpıcı bilgiler verdi.

İşte Süleyman Kızıltoprak'ın IŞİD'le ilgili yazısı:
Amerikan tarihine kara bir leke olarak kaydedilecek en kötü karar 2003 Irak işgali ile gerçekleşti. Devrin ABD Başkanı Bush ve yönetimi bugüne kadar hayatını kaybeden milyonlarca insandan sorumlu tutulacağı bir işgal süreci başlattı.


SYKES-PİCOT'UN MEMENTUMUNU DAĞITTI

Irak'ta esip gürleyen IŞİD, ABD işgalinden kaynaklanan anarşik ortamdan beslenerek ortaya çıktı. Irak ve Suriye'nin bozuk olan istikrarına daha büyük bir darbe indirmekle kalmadı, tüm bölgenin 9 Mayıs 1916 tarihinde İngiltere ile Fransa arasında gizli olarak imzalan Sykes-Picot Anlaşması ile kurulan momentumunu da adeta dağıttı. Bölgede siyasal bütünlüğü hedefleyen IŞİD; aslında Arab Yarımadası'ndaki parçalı yapının mevcut varlığı için ciddi bir tehdit oluşturuyor.




ABD'NİN 'DEMOKRASİ' BAHANESİYLE İŞGALİ

Amerika'nın Irak'ta başlattığı 2003 yılındaki harekat ile ülkeyi terk ettiği 2011 yılına kadar olan süreç içerisinde dağılan Irak ordusunun bakiyeleri Bağdat ve Basra gibi kentlerde başıbozuk halde bölgede varlığını sürdürüyordu. Bu savaş bakiyesi askerler IŞİD'in örgütlenmesine dahil oldular. İşte hergün yüzlerce ve binlerce insanın hunharca öldürüldüğü Irak'taki durum ABD'nin demokrasi getirmek için başlattığı işgalden sonra ortaya çıktı.


IŞİD NASIL PEYDAH OLDU?

IŞİD, ABD'li gazetecileri katledinceye kadar ciddiye alınmamıştı. İyi silahlanmış, güçlü finans kaynaklarına sahip ve sosyal medyayı başarıyla kullananan bir örgütün aniden yükselişi Ortadoğu'daki bozuk dengeyi çok şiddetli sarstı.


IŞİD VE VEHHABİLİK

IŞİD'in lideri Ebu Ömer el-Bağdadî , 2006 yılında, müstakbel devletin temel ilkesini 'tevhid' ile formüle etmişti. Bu lisan tam olarak Vehhâbîlik'in kurucusu Muhammed b. AbdülVehhâb'ın ideolojik formülasyonunu çağrıştırıyordu.

GENÇLERE NASIL CAZİP GELİYOR?

ABD'nin Irak'ı işgali sırasındaki akıl almaz işgal politikası ve tutukladıkları kişilere uyguladığı işkence metodları, Şiileri kayırması ve Sünnileri Saddamcı olarak gören genel yaklaşımı IŞİD'i doğuran sebepler oldu. İdeolojik açıdan Vehhâbîlik ve Selefilikten beslenen Sünni nefreti, kısa sürede endoktrinizasyon sürecine girdi. Gerçek iman ile inkar seçeneği arasında kalan gençler kolayca örgüte dahil oldu. Karşılarındaki kolayca inkar/tekfir ile suçladılar.


IŞİD'İ KABUL ETMEYENLERE ÖLÜM

İnsanlar tıpkı 200-250 sene önce olduğu gibi, bir seçimle karşılaştı: ya IŞİD'in felsefesini kabul ya da ölüm. Tekfir edilenler öldürüldü, eşleri ve çocukları cihad ganimeti olarak alındı.

*********************

Tuvalu'dan Kobani'ye
İstihbarat örgütleri IŞİD'e dünya çapında katılımı açıkladı. 


124 ülkeden 15 bini aşkın kişi IŞİD saflarına geçti. Dünyanın en küçük dördüncü ülkesi olan Tuvalu'dan bile 5 kişinin 15 bin kilometre yolu aşarak IŞİD'e gittiği ortaya çıktı

Dünyanın dört bir yanından IŞİD'e katılım artarken Avustralya istihbaratının (ASIO) Birleşik Krallık'a bağlı istihbarat örgütü GCHQ ile beraber yaptığı araştırmaya göre dünya çapında IŞİD'e militan gönderen ülkelerin sayısı 124'e çıkarken, toplam katılım ise 15 bini aştı. Hazırlanan istihbarat raporunda IŞİD tarafından özellikle yoksul çevrelerdeki Müslüman gençlerin hedef alındığı belirtilirken, bunun için rap müzik ve futbol gibi popüler öğelerin de propaganda aracı haline getirildiği belirtildi. IŞİD'in bunun dışından dünyanın dört bir yanında binlerce farklı cemaat ve tarikatı da kullandığı belirtildi.

TUVALU'DAKİ KADIYANİLER

Rapora göre özellikle Kuzey Afrika ve Ortadoğu ülkelerinden daha rahat eleman toplayabilen IŞİD, Avrupa'da etnik olarak azınlık durumundaki Müslümanlar'ı da kolaylıkla kendine çekerken ABD, Güney Asya ve Avustralya civarında farklı tarikatları kendisine çekmeyi başardı. Ulaşım ve iletişimin zor olduğu bu noktalarda Selefi ve Vehhabi inançların farklı kollarına ulaşan IŞİD, bu sayede dünyanın dört bir yanından taraftar topladı. 124 ülkelik listede dünyanın en küçük dördüncü ülkesi Tuvalu'dan bile 5 kişinin bulunması dikkat çekti. Bu beş kişinin Tuvalu'da bulunan Kadıyanilik olarak bilinen Ahmeddiye cemaatine mensup olduğu belirtildi.

HOLLYWOOD FİLMİ GİBİ

Bu arada ABD'nin ABC televizyonunda yayınlanan bir tartışma programında IŞİD'in internet üzerinden yaptığı propagandaya yer verilirken, programa katılan uzmanlar "IŞİD, sosyal medyada verilen savaşı kazandı" yorumunu yaptı. Konuklar "IŞİD son teknolojiyi kullanarak neredeyse Hollywood ayarında tanıtım filmleri çekiyor. Bunları internette yayınlayarak büyük taraftar topluyor. Kanada'da yapılan saldırılar, IŞİD'in bu işte iyi olduğunu gösteriyor" dedi.

Hangi ülkeden kaç kişi var?

TUNUS: 3 000
S. ARABİSTAN: 2 500
FAS: 1 500
MISIR: 358
CEZAYİR: 250
LİBYA: 556
YEMEN: 110
SOMALİ: 68
NİJERYA: 144
JAPONYA: 41
ÇİN: 254
RUSYA: 800
AFGANİSTAN: 23
PAKİSTAN: 330
AVUSTRALYA: 250
İNGİLTERE: 513
ALMANYA: 1 300
UKRAYNA: 54
ARNAVUTLUK: 148
BOSNA: 127
TÜRKİYE: 411
İTALYA: 50
FRANSA: 263
İSPANYA: 108
ABD: 681
ÜRDÜN: 2 089
LÜBNAN: 890
KANADA: 79
İSVEÇ: 82
AVUSTURYA: 114
ENDONEZYA: 63
FİLİPİNLER: 341
TÜRKMENİSTAN: 54
SEYŞELLER: 32
MALDİVLER: 13
BARBADOS: 11
TRİNİDAD TOBAGO: 8
PALAU: 7
BURUNDİ: 7
KAMBOÇYA: 10
GUYANA: 5
TUVALU: 5
KİRİBATİ: 3

Takvim

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder